Hoşgeldin Ramazan...

Kutsal Ramazan ayı başlıyor, hayırlara vesile olsun....

Biraz oradan buradan dağınık yazacağım ama aklıma gelenleri dökmek istiyorum....

Hani o lüks lokantalarda sosyetenin verdiği iftar yemeklerini görmek, duymak istemiyorum. Ülkede bunca aç insan varken binlerce lira verip kendilerine ziyafet çekmelerinin hangi sevap kategorisine girdiğini anlamıyorum.

Oruç tutamayanlar, eğer durumları müsaitse, fakir bir ailenin bir aylık iftar-sahur öğünlerini karşılasalar ne güzel olur. Kimse kimseyi oruç tutması için zorlayamaz, bu insanın içinden gelmeli. Zaten rahatsızlığı olup, ilaç kullanmak zorunda olanların oruç tutmaları caiz değil, tutamayanlar da olabilir. Allah ile kul arasına kimsenin girmeye hakkı yok değil mi...

Çalışma hayatımın büyük bir kısmında oruç tutmadım. İşimin sorumluluğu çok fazla olduğundan, en ufak bir hatayı kaldıramayacağından tutamadım. Malum açlık insanı dalgın, dikkatsiz hale getiriyor. Yanımda çalışanlardan alışkanlıkları dolayısı ile oruç tutmaya devam edenlerin hataları okadar çok oluyordu ki, ramazan dolayısı ile affa uğruyorlardı :)

İş hayatını bıraktığımdan beri oruç tutmaya çalışıyorum, birara Hipertiroid rahatsızlığımdan dolayı ilaç kullanma dönemime rastgeldiğinden tutamamıştım. İftar heyecanını seviyorum, ağzıma aldığım ilk yudum suyun, ilk lokmanın lezzeti bambaşka geliyor. Sonra kahve ve sigara keyfim geliyor. Sahura kadar oturuyorum, ertesi gün öğlene doğru kalkıyorum, biraz gecem gündüzüm karışıyor :))

Nice Ramazanlarda gene birlikte olmak dileğiyle, hepinize hayırlı Ramazanlar ....