En sevdiğim figürün öncelikle kalp olduğunu bilmeyeniniz yoktur değil mi :)
İkincisi kelebek, üçüncüsü çilek :)
Hani geçici dövme yaptırmıştım kelebek, kendimi kocaman mutlu etmiştim...
Ama gelipte beynimin tepesine bir kelebek figürü şeklinde ve kötü bir tümör olarak oturmanın alemi neydi beeee :(
Tam akciğer temizlendi, kanser bitti, tatil zamanı derken ortaya çıkıverdi. Varmış zaten oralarda demek ki. Eh.... gelmiş artık, yeni bir savaşa başlarız :)
Nedenini, niçinini düşünmenin bir faydası yok tabii ki.
İlk semptomları çok kötüydü.... Düşmeler, kalkamamalar, hafif bilinç kayıpları, baş ağrısı, dolgunluk hissi, kusmalar,bebekleeeeeer gibi kaçırmalar :(
Tam o sırada, yani o berbat durumdayken ben, kendi doktoruma ulaşamadım ve ilk hastaneme gittik, yanımda eski ışın arkadaşım-oğlum Volkan, can arkadaşım Belgin....
Yürüyemiyorum, tekerlekli sandalyedeyim, uyukluyorum yani dalıp duruyorum, su içeceğim, şişeyi dikip içmeyi unutuyorum filan yani...
Doktor hemen MR istedi.
Birilerini araya soktuk, hatta önceki ameliyatımda bana bakıcılık yapan Nursel i bulduk, o önce randevu aldı bana sağolsun.
Ve manyak ben, MR odasının kapısındayım...
Ve bu kapı üzerindeki yazı.... Tutturdum MORG diye :))))
Ve morga girmeyi sabırsızlıkla bekleyen ender manyaklardan olduğum, ve oradan yürüyerek çıkack biri olduğum....
İşte böyle....
Öğleden sonra belli oldu orada bir tümör olduğu....
Hadi bakalııııım.....
Şimdi iyiyim. Ameliyat seçeneğini eledik, çok riskliymiş ve
temizlenecek gibi değilmiş. Işın tedavisine yönlendim. Ön hazırlıkları
yapıyor doktorlarım, hayırlısı bakalım...
Bundan böyle bütün çılgınlıklarıma serbestlik veriyorum, sıkı durun :))))))
Bugünlük bu kadar olsun mu, hergün yazmaya çalışacağım, bu benim aynı zamanda terapim de olacak zaten...