Saksılardan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Saksılardan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Ekim 2013 Pazar

Banyomda Sonbahar... :)

Kapıdan başladım, aldım sonbaharı içeriye doğru...
Önce banyomda esti sonbahar...
 
Defne yaprağının kokusu defne sabununa karışmış, kırmızı narımdan bereket damlaları yayılmış...
 

  Aynamın üzerinden kıvırcık bir kız etrafa boncuk boncuk bakar...
  Saksı süslenip banyoya konmaz mı kiiii :)
 Ya teneke kutular süslenip banyo takımı olmaz mı kiii :))
 Doğada doğal sabunlar kullanılır elbet :)
Boruların kamuflajına en iyi çözüm çiçekler, sonbaharın kuru çiçekleri :)

Bakalım sonbahar buradan nerelere doğru esecek....



23 Mayıs 2013 Perşembe

Rüzgar Çanı mı... Saksılık mı....

Plastik bir saksıyı dekopaj yapıp boyadım...
 
Niyetim gene saksı ve şurup ölçekleriyle yaptığım bu rüzgar çanı gibi bir süs yapmaktı ...
Ama anne sultan saksılık yap, içine saksı koyar asarız dedi... Kırar mıyım hiç :)
Astım da... içine saksı koyamadım, dışarısı fırtınalı ya, çıkıp saksı alamadım :(
Şimdilik böyle boş boş veranda da salınsın bakalım :)
Bakar mısınız konserve kutularından yaptığım sulama kaplarının küçüğüyle de takım olmuş :))

Bugün de böyle sıcak ve fırtınalı geçti gidiyor işte...
Şimdi tv karşısı elişi zamanım geldi :)
Elimdeki iş yeni bir tasarım değil, daha önce sattığım bir örtünün kare takımı istendi, onu işliyoru, yoksa yeni olsa paylaşırdım yani :))




14 Şubat 2013 Perşembe

Dinlenmenin Yolu İnternetten Geçiyor :))

Evet... Hobi vakti değil, dinlenme vakti benim için... İnternette dolaşmak benim dinlenme yolum :)

Bakın neler beğendim...

Kot pantolondan tasarlanmış bu defter kabı...
Odunları dilimleyip nazar boncuğu renklerine boyayabiliriz diye düşündüm...
Mutfak perdelerine çataldan tutacak...
Plastik saksılardan da olur bu kuşevleri değil mi :)
Çocukların plastik oyuncaklarını gümüş, bronz, altın yaldızla boyayıp biblolar yapabilirmişiiiz :)
Eh bu kadar oturmak yeter :)
Gerçi bu arada kalkıp kalkıp birkaç iş yaptım, hep oturdum sanmayın...
Ama....
Şöyle diyeniniz olabilir...
"Oturup bunlara bakacağına, kalkta hiç değilse bulduklarından birini yap"
Haklısınız valla, ruhum istiyor da, bedenim boşver otur diyooor :)


4 Aralık 2012 Salı

Yılbaşı Çanım :)

Bu da benim yılbaşı çanııım :)
Ne lazım...
Bir adet plastik saksı, peçete, kordon, yılbaşı topları...
Bunlar benim kullandıklarım, örnek benden çeşitlilik ve güzellikler sizden :)




19 Haziran 2012 Salı

Saksılarla Neler Yaparım :))

Bodrumda bi dolu saksı var, toprağı plastiği, küçüğü büyüğü  :)
Onlardan biri seçildi, toprak saksı, dibinde koca bir delik... O delik sonradan kırmızı bir bidon kapağı silikonla yapıştırılarak kapatıldı...
İşlem bu....
Bu da sonuç :)
Bakalım yarın neler çıkacak o bodrumdan :))


27 Mayıs 2012 Pazar

Yenileme....

A planı için bugün hava müsaitti, ama maalesef aradığım malzemeyi bulamadım :(
Ya taşınırken yokolan kutuların birindeydi, ya da bodrumda göremediğim bir yerde, neyse, bulamazsam başka malzemeyle yaparım A planını :))

Sabahtan önce ütülerimi yaptım, yemek faslından sonra ütü masam çalışma tezgahı görevine döndü...
Ne mi yaptım...
Hani iki sene önce minik fide saksılarından bahçe süsü yapmıştım ya...
İp kullanmıştım dizerken, tabii ıslana ıslana çürümüş, geçen yaz sonunda kopmuştu artık...
İşte bunu yeniledim :)
Bu defa misina kullandım, saksıların üzerine çıkartmalar yapıştırdım, boncuklarını değiştirdim :)
 Boncuklara göre araları hizalayıp her bir saksının üzerine silikon sıkıp sabitledim, boncukları da öyle... Saksılara delikleri ben havya ile açtım, havya yerine ısıtılmış çivi de kullanılabilir :)
Bu da böyle bitti, asmak için dışarı çıkarken anne sultan "bunu da mı asacaksın, deli kızın evine döndürdün evi..." dedi, e haklı ben deliyim, bu da benim evim :))
Bıdık'a arkadaş geldi, komşunun yeni köpeği Kömür, tüy yumağı birşey, cinsini anlamadım, daha yavruymuş ama fazla büyümüyormuş, ara kapıya gelip ağlaşıyor :)
Bugün de böyle geçtiiiii ....



17 Eylül 2011 Cumartesi

Saksı kulesi :)

Bu saksı kulesinin benzerini daha önce paylaşmıştım, hem de bayağı önce, ama haaaala yapacağım :))
Önceki bulduğum doğal saksı rengiydi,ama bunlar kokoşşşş, pek bi sevdim...
Gene yapacağımı söyleyerek buyruuun....
Nasıl yapılacağını bile anlatmışlar :)


6 Aralık 2010 Pazartesi

Çeşit çeşit Kardanadam :)


Bunlar şarkı söyleyen kardanadamlar, ahşaptan da olur, ince strafordan da, çok şirinler :)



 İki boyda ponponlardan da bir kardanam çıkmış ortaya :)


Yılbaşı ağacının süs toplarından da oluyormuş :)


Keçelerden keserek yapılmışlar da var :)


İki büyük düğmeden de oluyormuş :)



Beyaz çorapları toplayın kardanadam yapmak için :)


Bu da çoraptan :))


Sergun'un ahşap kesmelerini de unutmayayım :)






10 Mayıs 2010 Pazartesi

Tezgahtaki işler bittiiiii....

Bugün hava çok rüzgarlı, oturdum tezgahın başına, işlerimi bitirdim, hepsini biryerlere yerleştirip karşılarına geçip baktım, ben bunu hep yaparım, yani en küçük bir şey bile yaptığımda karşısına geçip geçip bakarım, beğenirmiyim yoksa neye benzedi diye mi bakarım, orası hiiiç belli olmaz.






Ufak ufak dallar kesmiştim ya, evde konserve kokulu mumlar da vardı ya.....








Eskise de tenis topunu, içi yense de fıstık kabuklarını atmıyoruz ya.....









Fide aldığımız minik saksıları , tek tek boncuklarımızı saklıyoruz ya....








Bitmiş keçeli kalemleri atmıyoruz, onları kesip kesip boncuk yapıyoruz ya....
(Bunları şimdi kullanmıyorum)










Bir de bakıyoruz ki dal parçaları artmış, onlardan da çerçevemsi yıldızımsı birşeyler yapıyoruz, içlerine sevgili blogger arkadaşlarımızdan gelen cici hediyelerimizi koyuyoruz. (adlarını açıklamadım, izin almadım ya, yorumlarken kendileri açıklasınlar istedim)



E baktık ki minicik dal parçaları kalmış, atmaya kıyamadık, onları da gelişigüzel üstüste yapıştırıp mumluk yaptık, çoook komik.



Annem herbirine bakıp şööööyle yandan yandan gülümsüyor, hani "sen delimisin bunlarla uğraşıyorsun" gibilerinden. Yok deli değilim (şimdilik) ama benim ev müze gibi birşey olacak yakında, "geridönüşüm-değerlendirme müzesi" filan, giriş bedavaaaaaa.......


24 Nisan 2010 Cumartesi

Bugünün İncileri :))

Sabah 9, akşam 18 bahçıvanlık-boyacılık-marangozluk v.s v.s çalışıyorum arkadaşlar, haliyle bilgisayara vakit ayıramıyorum, bloglarınızı izleyemediğim için binlerce kez özür diliyorum. Hava bozup içeri tıkılırsam telafi edeceğim...Ancak maillerime bakabiliyorum, işte bunlar da mail kutumdan...

Bahçeye süs...












Hani çiçek fideleri aldığımız küçük saksılar var ya, ben de epeyce birikmiş. Saksıları boyayıp böyle bir bahçe süsü yaparak değerlendirebilirim.






Kuşlara yemlik...









Plastik şişelere bir kullanım yeri daha, kuşlar için yemlik. Daha önce benzerini görmüştüm ama bu bir kuş evi gibi yapılmış, ağaçta hoş duracak...









Mutlaka İzleyin...

Arkadaşlar, Bor Haber.net'te yayınlanan videoyu mutlaka izleyin, çocuklarınıza izletin, dostlarınıza tavsiye edin. Bor'da bir sosyal bilgiler öğretmeni Çanakkale Zaferi töreninde öyle güzel bir konuşma yapıyor ki.... Böyle güzel ruhlu öğretmenlerimizin olduğunu bilmek içimi ferahlatıyor. Umarım görevinden etmezler !!!!

Dinimizi nelere alet ettiler...

Güzelim dinimizi siyasete alet ettiler, cennetten arsa satmaya, anahtar vermeye kadar götürdüler işi, ticarete alet ettiler, insanlara dinimizin emrettiği gibi dürüst bir şekilde çalıştıklarına inandırarak, yüzlerce insandan yardım paraları toplayarak iç ettiler, gene yüzlerce insanın parasını yatırım vaatleriyle yok ettiler.
Kuran diyor ki "ibadet gizlidir" , "beni sessizce zikredin" ve birçok örnek....
Dinine bağlı insanlar, lütfen Kuranı kendi dilinizde okuyun ve O'na göre yaşayın, din tacirlerine aldanmayın....

İşte dini bütün, ticaret erbabı hakkında bir yazı....

Bekir Coşkun
Öbür dünyada maliye var mı?..
10 Nisan 2010 Cumartesi, 15:56:29
DEMEK ki onlar vergi vermeyi öbür dünyaya bırakıyorlar...

Bu yüzden zaten açıklanan vergi listelerinde, AKP döneminde parlayan dindar işadamlarının adları-sanları yok... Özelleştirmelerden büyük pay kapan, ihalelerin tümünü kapatan AKP zenginleri listede gözükmüyorlar...

Yüksek vergi verenlerden tanıdıklarıma
baktım:

Rakı-şarap içenler...

Eşlerinin-kızlarının başı açık...

Odalarında takunyaları yok...

Ağızlarını açar açmaz “din-iman” diye başlamıyorlar... Manga mangaumreye koşmuyorlar ve arka ceplerinde külah taşımıyorlar...

Tabii ki çoğu AKP tarafından sevilmiyor...

Yok edilmek istenen, itilip kakılan işadamları... Hatta ikinci sırada“öldürülmeyi hak eden” bir Musevi...

En çok vergi verenler onlar...

Dini bütün mümin işadamı kardeşimize baktım...

Listede yok...

Durmadan “Allah korkusundan” söz ediyor, dilinden “din-iman-kitap”düşmüyor...

Eşi-kızı tesettürlü...

Denize haşema ile giriyor...

Lokantada “İçinde domuz eti olmasın sonra...“ diye soruyor...

Rakı bardağına benzeyen bardakla su
dahi içmiyor...

Başbakan’ın uçağında gördüm onu, kenarı dantelli külahı ile iktidarın gittiği camide ise en önde...

Ama vergi listesinde yok...

Neden?..

Çünkü dillerindeki “din-iman-kitap” onların sadece siyasette ve ticarette sermayeleri... Köşe dönmenin, beleşin, avantanın, yağmanın, üçkâğıtçılığın aracı...

Her dört kişiden birisinin aç-yoksul olduğu ülkede, devlete vergi vermemekten büyük günah olabilir mi?..

Dillerindeki o “öbür dünyada hesap verme” işi ise cambazlıklarından...

Defterdarlık öbür dünyada mı?..



23 Ocak 2010 Cumartesi

Bahçem için neler buldum:))


Korkuluk tasarımları çok şirin geliyor bana, saksıların içlerinde, çiçeklerin arasında çok şirin duruyor. Benim saksılarımdakiler ya yağmurdan bozuldu, ya da rüzgardan düştüklerine Bıdığın gazabına uğradı:((
Bu korkuluğu buldum, yapımı kolay gibi görünüyor, deneyeceğim en kısa zamanda, yapabilirsem paylaşacağım:))













Bodrumda bir sürü plastik küçük saksım var. Bu bahçe süsünden mutlaka yapıp bahçede bir ağacın dalına asıp sallandırmalıyım, çok hoşuma gitti bu fikir.