Arabanın lastiği tam akıl hastanesinin önünde patlar.
Adam arabayı kenara zor yanaştırır.
Sonraki işlem malum...
Kriko, stepne, bijon anahtarı ve tekeri söker.
Ama söktüğü 4 adet bijon, yuvarlanıp yağmur mazgalına düşer.
Mazgal açılır gibi değil,
Bijonlar görünmüyor bile.
Adam bir sağına bakar, bir soluna bakar,
çaresiz kaldırıma çöker.
Olayı en başından beri akıl hastanesinin demir parmaklıklı
penceresinden izleyen bir deli, seslenir;
- Ula salaaak! Sen ne yapıyorsun orda öyle?
- Sorma birader,lastik patladı ve değiştirirken bijonları mazgala düşürdüm.
- Düşündüğün şeye bak! Diğer lastiklerden birer tane bijon çıkar.
Hepsi 3 bijonlu olsun.
Seni, lastikçiye kadar idare eder.
Adam hemen denileni yapar.
Ve akıl hastanesindeki deliye seslenir:
- Senin ne işin var tımarhanede?
Cevap müthiştir....
- Biz burada delilik'ten yatıyoruz kardeşim, salaklık'tan değil...!
HAYAT ÇATLAK BARDAKTAKİ SUYA BENZER;SEN İÇSENDE BİTECEK İÇMESENDE.
SEN HAYATI GÜZEL YAŞASANDA BİTECEK YAŞAMASANDA.
Hikaye de sonunda ki sözde süperdi.
YanıtlaSilBu arada picasa albümünü gezdim.Yunuslu banyo takımına bayıldım.Eline sağlık.