1 Aralık 2009 Salı

Bizim Çocukluk Yıllarımız

Mail Kutuma Düşenlerden...
NE GÜZEL CAHİLDİK ( ! )
İŞTE BİZİM ÇOCUKLUK YILLARIMIZ
Dışarıda kar... Ama kuzine içten içe öyle yanıyor ki.
Kuzinenin üzerinde demir maşa...Maşanın üzerinde de ekmek dilimleri. Aydınlık bir kış sabahı ve kızarmış ekmek kokusu...

Sucuk lükstü. Yumurta lezzetli. Ekmek her zaman ekmek gibi...
Bir kez olsun kümesten yumurta almamış, bir kez olsun o kızarmış ekmeğin kokusunu duymamış ve fakat alışveriş merkezlerinin restoran katlarında, boğucu bir gürültü ve havasızlık içinde hamburger keyfine fit olmuş çocuklar için ben ne kadar yaşlıyım...

Dışarıda kar... İçeride kanaat ve huzur...
Televizyon yoktu. Gazete de her zaman olmazdı.
Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç !
Portakal kabuklarını sobanın üzerine dizer, kokusuna râm olurduk. Kestane közlemek bütün bir gecenin mutluluğuydu. Sonra illa ki, büyüklerin anlattığı hikâyeler, hatıralar...

Birçoğu arızalı ve tedaviye muhtaç beyinlerden çıkma dizilerin ve filmlerin açtığı hasarlar yerine, geniş ve besleyici bir masal dünyası...

Lezzet bir tarafa, kokuya da hasret kalacağımız kimin aklına
gelirdi? Ekmeklerimiz el değerek üretilirdi, sağlıklıydı, lezzetliydi ve mis gibi kokardı.
Çay da kokardı... Domates de...
Bütün bu nefasete, küçücük bir bakkal dükkânının zenginliği yetiyordu.
Dışarıda kar... İçeride huzur...
Zam endişesi, doğal gazın kesilme korkusu, yolda kalma telaşı, rejim tehlikesi yoktu...
Ergenekon tertipleri, çarşaf açılımı, kürt açılımı, ermeni açılımı yoktu. Hiç kimse ''hepimiz Hırant'ız, hepimiz Ermeniyiz'' demiyordu. Hepimiz TÜRK'dük!.......
Ne güzel cahildik. Mutluluğun resmini çiziyorduk...



1 yorum :

  1. en güzel paylaşıma yorum yapmak benim için şereftir.Hayran kaldım size , başarılarınıza ve karekterinize...süpersiniz binbir kere maaşallah.

    YanıtlaSil

İçinizden geleni yazın :)