Türk kadınının yazgısı daha önceki savaşlarda ve Kurtuluş Savaşı’nda göstermiş olduğu çabalar

Böylesine önemli bir kuvvet kaynağını gerekli doğrultuda yönlendirmek için kadının eğitimine önem vermek gerektiği ortadadır. Eğitimdeki düzensizlikler, lâik ilkeler doğrultusunda

“Kadının en büyük görevi analıktır. İlk eğitim verilen yerin ana kucağı olduğu düşünülürse bu görevin önemi yeterince anlaşılır. Milletimiz güçlü bir millet olmaya kesin karar vermiştir. Bugünün gerekli olan şeylerinden biri de kadınlarımızın her hususta yükselmelerini sağlamaktır. Bundan ötürü kadınlarımız da ilim ve fen adamı olacak ve erkeklerin geçtikleri bütün eğitim kademelerinden geçeceklerdir. Sonra kadınlar toplumsal hayatta erkeklerle beraber yürüyerek birbirinin yardımcısı ve koruyucusu olacaklardır.
Atatürk kılık kıyafetimizi çağdaşlaştırmak istiyordu. Bu nedenle 25 Ekim 1925’de çıkanları yasa ile fes, çarık, takke, külah gibi geri kalmışlığı simgeleyen ve bizim olmayan bütün giyecekler yasaklandı. Çağdaş kıyafet ve şapka devrimi gerçekleşti. Kılık kıyafet devrimi sadece erkeklerin değil kadınların da kıyafet biçimini kapsamaktadır. Atatürk gezilerinde gördüğü, yüzü gözü kapalı kadınların

“Bir toplum, bir millet erkek ve kadın denilen iki cins insandan oluşmaktadır. Mümkün müdür ki, bir kitlenin bir parçasını ilerletelim, diğerine aldırış etmeyelim de kitlenin tümü ilerleme onuruna erişebilsin. Mümkün müdür ki, bir topluluğun yansı topraklara zincirle bağlı kaldıkça diğer kısmı göklere yükselebilsin? Kuşku yok, ilerleme adımları, dediğim gibi iki cins tarafından beraber, arkadaşça atılmak ve ilerleme ve yenilik alanında birlikte yol almak gereklidir. Böyle olursa inkılâp başarılı olur
Atatürk kadının zihinsel ağırbaşlılığını ve faziletini, dış görünüşünün, yani kıyafetinin de ağırbaşlılığı ile tamamlanmasını ister. “Bizim dinimiz kadını o tefritten de bu ifrattan da uzak tutar” derken ne çok serbest ve açık saçık bir giyimi onaylar, ne de pratik hayatta çok elverişsiz bir giyim olan kapanmayı kabul eder. Dinimizin önerdiği örtünme hem hayata hem de fazilete uygundur demektedir.
Atatürk’ün hizmetlerini şükran ve saygı ile andığı Türk kadınına en büyük hediyesi, 4 Ekim 1926’da Türk Medeni Kanunu’nun yasallaşmasıyla, hukuk alanında yapmış olduğu devrimdir. Aile hukukunun temeli olan Medeni Kanun’un kabulü ile, kadın erkek arasında eşitlik ilkesi getirilerek poligami kaldırılmış ve resmî nikâh ile evlenme işi koruma altına alınmıştır. Kadını mal olarak kabul eden köhne zihniyet tarihe karışmıştır. Birbirini görmeksizin vekiller vasıtası ile evlenme Cumhuriyet Türkiyesi’nde uygulamadan kalkmış, birbirini tanıyan, anlayan çiftlerin aile kurumunu meydana getirmelerine olanak sağlanmıştır. Aile hukukumuzda çağdaş zihniyetin yerleşmesi ile, Türk k

Halen bazı akımlarla tekrar çağdışına döndürülmek istenen Türk Kadını Yüce Atatürk’ün yolunda emin ve kararlı adımlarla bilinçli bir mücadele ile haklarının savunucusu olmak zorundadır. Aksi halde telafisi çok zor olan bir açmazın içine düşebilir ve bu açmazdan kurtulmak yine uzun zamana mal olan çabaları gerektirir.
Kaynak

GUNAYDIN 8 mart dunya kadınlar gunu bır gun değil hergun kutlanmalı kadınla gunu kutlu olsun yakınız bende yalovada otuyorum dun ızmıtte ıdım(cafemıs.com)arkadaşımın annesı vefatının 10 gunuydu sevgıler
YanıtlaSilKadınlarımız;kazanmış olduğu
YanıtlaSilhakları kaybetmeyi göze almazlar..
Kandırılmış veya yanlış yönlendirilmiş kadınlarımızın fazla
olmadığını..Zararın neresinden
dönersek kardır..düşüncesi akıllarına geldiğinde..Dünyada herkesten önce Türk kadınına tanınmış bu haklara sahip
çıkacaklarına eminim..
sevgiyle kalın..
Banucuğum, bütün bunları hatırlattığın için sana teşekkür ederim. Keşeke bütün kadınlar bu yazıyı okuyup kendilerini şöyle bir tartsalar. Kadınlarımız bu haklarını bilerek bugüne kadar yaşamış olsalardı Türkiye bugün geldiğinin çok daha ilerisinde olurdu.
YanıtlaSilGünümüz kutlu olsun.
Tüm kadınlara kadın olmanın onuruna ve güzelliğine yaraşır yaşamlar diliyorum.
YanıtlaSilKadınlar günün kutlu olsun canım. sevgiler...
YanıtlaSilSevgili Banuca, yazınızı zevkle okudum. Bayan arkadaşlarımın da okumasını diliyorum. Hafızamızı taze tutup, bütün haklarımıza her zaman olduğu gibi sahip çıkıp ve yılmadan ileriye doğru atılımlar yapmalıyız.Durma zamanı değil artık.
YanıtlaSil8 Mart Dünya Kadınlar Günümüz kutlu olsun.
Sevgiyle kalın...
kadınlar günün kutlu olsun canım
YanıtlaSilne güzel bir yazı :)))
banucum seninde kadınlar günün kutlu olsun....sevgiler....
YanıtlaSil